Kimler hatta? | Toplam 6 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 6 Misafir Yok Sitede bugüne kadar en çok 197 kişi C.tesi Tem. 29, 2017 12:23 pm tarihinde online oldu. |
En son konular | » Kahpe saldırı bezele karakol baskını Salı Şub. 01, 2011 1:31 am tarafından kepenekli çoban » Ashab,ı Kehf,Ptsi Ocak 31, 2011 3:50 am tarafından kepenekli çoban » ÖNERİLERİNİZ VE İSTEKLERİNİZPerş. Ocak 20, 2011 1:28 am tarafından kepenekli çoban » DEFİNECİLİK İŞİ PROFESYONELCE YAPILIR RUHSATLI VE BİLİNÇLİPaz Ocak 16, 2011 7:26 am tarafından sakin adam» İKİNCİ EL CİHAZ ALIM SATIMI VE TAKASI Paz Ara. 26, 2010 2:17 am tarafından kepenekli çoban » ücretsiz vbullettin sitesi kurmak resimli anlatım,,Cuma Ara. 10, 2010 4:18 am tarafından menderes1278 » ITALYA ROMA NARNICuma Ara. 10, 2010 12:26 am tarafından kepenekli çoban » İlginç bir saatPtsi Kas. 29, 2010 11:41 pm tarafından Misafir » Büyük Sırrın Arkeolojik Keşfi: Nuh Tufanı.Paz Kas. 28, 2010 5:15 am tarafından kepenekli çoban » BULANLAR BULUYOR AMA TEK TEK AMA FARKLI ŞEKİLLERDEPaz Kas. 28, 2010 4:20 am tarafından Misafir » Rüyada Define Görmek.Paz Kas. 28, 2010 3:52 am tarafından Misafir » kıyamet günüC.tesi Kas. 27, 2010 4:34 am tarafından Misafir » AYAK İŞARETİ (çözülmüş)Cuma Kas. 26, 2010 11:27 pm tarafından kepenekli çoban » 7 DELİK Lİ TAŞ ve TAŞ YIĞMACuma Kas. 26, 2010 7:04 pm tarafından Misafir » Arkeolojik Terimler Sözlüğü.Cuma Kas. 26, 2010 2:18 am tarafından menderes1278 » MEZAR ÖRNEKLERİ VE MEZARDAN ÇIKAN HEDİYELERİPerş. Kas. 25, 2010 11:52 pm tarafından Misafir » bir ruhsatlı define kazısından hikayelerPerş. Kas. 25, 2010 3:38 am tarafından Misafir » 3 Yaşında Define Buldu..Perş. Kas. 25, 2010 2:43 am tarafından Misafir » Göz testine buyrun... !!!!Perş. Kas. 25, 2010 2:16 am tarafından Misafir » FAYDALI LİNKLERÇarş. Kas. 24, 2010 8:43 am tarafından kepenekli çoban » Define Arama İle İlgili Yasal Dayanaklar.. "Define arama ruhsatnamesi" Çarş. Kas. 24, 2010 5:23 am tarafından menderes1278 » Bulunan Defineye Paha BiçilemiyorÇarş. Kas. 24, 2010 5:07 am tarafından Misafir » ALAN TARAMALAR ,,Çarş. Kas. 24, 2010 5:02 am tarafından Misafir » minelap 4500Çarş. Kas. 24, 2010 4:00 am tarafından kepenekli çoban » burada ne görüyorsunuzÇarş. Kas. 24, 2010 2:43 am tarafından Misafir » Cennet annelerin ayakları altındadırÇarş. Kas. 24, 2010 1:15 am tarafından menderes1278 » MEYVA YETİŞTİRİCİLİĞİC.tesi Kas. 20, 2010 12:23 am tarafından Misafir » Piramitlerin Sırrı.Cuma Kas. 19, 2010 7:17 pm tarafından Misafir » Denizli-sandıras dağı-define hayaliyle gölü boşalttılar Perş. Kas. 18, 2010 2:40 am tarafından kepenekli çoban » Tarihten en güzel laf koymalarÇarş. Kas. 17, 2010 7:14 pm tarafından Misafir |
google |
|
| | SİGARA | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:56 pm | |
| S.A...R. Akdağ'ın "WHO'nun sigara ile mücadele etkinlikleri" kapsamınmda düzenlenen törende yaptığı konuşma:Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölge Direktörü Sayın Dr. Marc Danzon, Kıymetli misafirler, Tütün ürünlerinin zararlarına karşı hükûmetimizin sürdürdüğü kararlı ve kapsamlı çalışmalar, vatandaşlarımızdan olduğu kadar; uluslararası kamuoyundan da ilgi ve takdir görmektedir. Bizi son derece memnun eden bu geniş ilgi ve desteği, milletimizin sağlığını koruma konusundaki azim ve gayretimizi artırıcı bir teşvik; bir şevk ve heyecan kaynağı olarak da değerlendiriyoruz. Uygulanma süreci halen devam eden çalışmalarımızı özetlemeden önce, bu çalışmaya mesnet teşkil eden tütün ürünlerinin zararlarıyla ilgili kimi verileri kısaca hatırlatmayı yararlı görüyorum:
- Sigara dünyada çok yaygın kullanılan ve doğum öncesi dönemden başlayarak ömür boyunca insan sağlığını olumsuz olarak etkileyen, önlenebilir hastalık ve ölüm sebepleri arasında en önemlisidir. Günümüzde dünyada 1.1 milyar kişi sigara içmektedir ve sigara içenlerin % 80’i gelişmekte olan ülkelerdedir.
- Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, sigara ile ilişkili hastalıklar nedeniyle 1950 ile 2000 yılları arasında 60 milyon insan ölmüştür. Bu sayı II. Dünya Savaşı nedeniyle meydana gelen ölümlerden fazladır.
- Sigaraya başlama yaşı son kırk yıldır maalesef küçülme eğilimindedir. 1950’li yıllarda çoğunlukla sigara içmeye 18 yaşından sonra başlanırken, son yıllarda bu alışkanlık % 40 oranında, 15–19 yaşlarında başlamaktadır. İlk sigara deneyimlerine erken yaşta başlayan gençlerin düzenli sigara kullanıcısı olma ihtimalleri daha yüksek, sigarayı bırakma ihtimalleri de daha düşüktür.
- Tehlike sadece sigara içicileri ile sınırlı değildir. Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre, 700 milyon çocuk yani dünyadaki çocukların yarısı sigara dumanına maruz kalmaktadır. Sigara dumanı içinde siyanür, amonyak, karbon monoksit, naftalin, kadmiyum (pil asidi) ve aseton (oje çıkarıcı) gibi binlerce kimyasal madde bulunmaktadır. Bu maddelerin en az 250’sinin kanser yapıcı ve toksik etkiye sahip olduğu bilinmektedir. Bu maddeler, çevresel sigara dumanında, sigarayı içen kişinin doğrudan içine çektiği dumandan çok daha fazla bulunur.
- Sigara dumanı evler de dâhil olmak üzere tüm kapalı ortamlardaki başlıca hava kirliliği etkenidir. Bilimsel veriler pasif olarak, yani sigara içmeden de olsa sigara dumanına maruz kalmanın hiçbir güvenli aralığı olmadığını ortaya koymaktadır. Bu ise hem çocuklar ve gençlerimizde hem de yetişkinlerde ciddi hastalıklara neden olmaktadır. Sigara dumanı çocuklarda ani bebek ölümleri, orta kulak ve solunum sistemi hastalıkları ile kronik öksürüğün görülme sıklığını artırmaktadır. Ayrıca astım hastalığının gidişatını da kötüleştirmektedir. Anne karnında sigara dumanına maruz kalan bebekler ise düşük doğum ağırlıklı olarak doğmakta ve erişkin çağda akciğer ile ilgili rahatsızlıklara daha fazla yakalanmaktadır. Ayrıca sigara dumanına maruziyet, akciğer kanseri riskini %30 artırmaktadır.
- Sigara içme davranışında sosyal öğrenme önemli bir yere sahiptir. Sigaraya başlamanın önlenmesinde ve bırakmanın teşvik edilmesinde gençlerin örnek aldıkları kişilerin çok büyük etkisi vardır. Ayrıca, tütün endüstrisinin açık ya da örtülü sigara tanıtım ve reklâmları tüm dünyada erken yaşlarda sigaraya başlamayı etkileyen sebepler arasında yer almaktadır.
Bu kadar zararlı ve tehlikeli bir ürüne karşı elbet kapsamlı ve etkin bir mücadele gerekiyordu. Bakanlıkça yürüttüğümüz bu mücadele kapsamında kendimize üç temel hedef belirlemiş bulunuyoruz: Bunların birincisi, çocukların ve gençlerin sigara içmeye başlamalarının önlenmesidir. İkincisi sigara içmedikleri halde sigara dumanına maruz kalan vatandaşlarımızın korunması ve nihayet üçüncüsü de sigara içenlerin sigarayı bırakmalarının teşvik edilmesidir. · Sigarasız bir dünya için kararlı ve hızlı bir mücadele gerekmektedir. Bazı ülkeler, vatandaşlarını sigaranın zararlarından koruyan çalışmaları, başarıylauygulamaya koymaktadırlar. · Ülkemiz de bu gelişmeleri yakından takip ederek 21 Mayıs 2003 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü’nün 56. Dünya Sağlık Asamblesinde kabul edilen “Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi”ni 28 Nisan 2004 tarihinde imzalamıştır. · Sözleşmenin imzalanmasını takiben, bu kapsamda yapılacak çalışmaların planlanması amacıyla, ilgili Bakanlıklar, Üniversiteler ve Sivil Toplum Örgütlerinin katılımı ile “Ulusal Tütün Kontrol Programı” hazırlanmıştır. Ulusal Tütün Kontrol Programı, 7 Ekim 2006 tarihinde Başbakanlık Genelgesi ekinde yayımlanmıştır. · Ulusal Tütün Kontrol Programının uygulanması ve görevlerin yerine getirilmesinin koordinasyonu ve takibi ile tütün ve tütün ürünlerinin zararları ile mücadele ve kontrol faaliyetlerini yürütmek üzere illerde İl Tütün Kontrol Kurulları oluşturulmuştur. · Düzenlenecek faaliyetler ve bunların yerine getirilmesinden sorumlu kamu kurum ve kuruluşlarının belirlendiği “Ulusal Tütün Kontrol Programı Eylem Planı 2008-2012” hazırlanmış ve 12.12.2007 tarihinde Sayın Başbakanımızın katılımları ile kamuoyuna tanıtılmıştır.
- Sigarasız bir dünya için kararlı ve hızlı bir mücadele gerekmektedir. Dünyadaki gelişmiş ülkeler, vatandaşlarını sigaranın zararlarından koruyan yasaları, başarıylauygulamaya koymaktadırlar. Ülkemiz de 5727 sayılı “Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” un kabulü ile birlikte büyük bir adım atmış ve bu konuda yasal düzenlemesi olan sayılı ülkeler arasına girmiştir.
- Söz konusu Kanunun özel hukuk kişilerine ait olan lokantalar ile kahvehane, kafeterya, birahane gibi eğlence hizmeti verilen işletmelerde tütün ürünlerinin tüketilmemesi ile ilgili hükmü 19 Temmuz 2009 tarihinde yürürlüğe girecektir. Diğer tüm kapalı alanlar ile ilgili hükümleri ise 19 Mayıs 2008 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmıştır.
- “Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi”nin imzalanmasından bu yana tütünle mücadele büyük bir siyasi kararlılık ile yürütülmektedir. Ancak bunun da ötesinde yapılan faaliyetlere ve Kanun’a vatandaşımızın ilgisi ve desteği gerçekten sevindiricidir ve bu konuda büyük bir toplumsal mutabakat söz konusudur.
· Kanun’un yürürlüğe girmesinden önce, 14 Şubat – 1 Mart 2008 tarihleri arasında bir kamuoyu yoklaması yapılmış, ve vatandaşlarımızın % 85’inin işyeri ve kamuya açık alanlarda “sigara içilmemesini” desteklediği, sigara kullananların % 63’ünün dahi Kanun’a destek verdiği ortaya konmuştur. · Kanun hükümlerinin etkili şekilde uygulanması ile uygulamada standardın sağlanması ve aksaklıklar yaşanmaması bakımından ilgili tüm kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak hazırlanan Başbakanlık Genelgesi, 16.05.2008 tarihinde yayımlanmıştır. · Yine Kanun hükümlerinin tüm kurum ve kuruluşlarda etkili şekilde uygulanması bakımından Başbakanlık koordinasyonunda ilgili tüm kurumların katılımı ile hazırlanan “Kamu Kurum ve Kuruluşlarına Ait Yer, Araç, Bina ve Tesislerde Tütün Ürünü Tüketenlere Verilecek İdari Yaptırım Kararlarının Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Tebliğ” 27 Mayıs 2008 tarihinde yayımlanmıştır. · Ayrıca Kanun hakkında halkı bilgilendirmek için Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) ile işbirliği içerisinde Ulusal Medya Kampanyası başlatılmıştır. “Havanı koru” sloganıyla başlatılan bu medya kampanyası kapsamında www.havanikoru.org.tr web sayfası oluşturulmuş olup halkımızın hizmetine sunulmuştur. Yine kampanya kapsamında afiş, poster, billboardlar hazırlanarak halkın görebileceği yerlere asılması sağlanmıştır. · Havanı koru kampanyası partiler üstü bir anlayışla başlatılmış, hemen hemen tüm siyasi parti liderleri verdikleri mesajlarla kampanyada yer almış ve destek vermişlerdir. · Bakanlık Merkez ve İl Sağlık Müdürlükleri bünyesinde Tütün İrtibat Merkezleri oluşturulmuş, iletişim bilgileri kamuoyuna duyurulmuştur. İrtibat merkezlerine ulaşan sorular cevaplanmıştır. Ayrıca illerde oluşturulan İl Tütün Kontrol Kurulları aracılığıyla söz konusu Kanun ve uygulanmasına yönelik tanıtım, bilgilendirme, durum tespiti, izleme, değerlendirme ve cezai müeyyidelerin takibine yönelik olarak başlatılan yoğun çalışmalara devam edilmektedir. Çalışmalarımızda Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) rehberliği, ülke deneyimleri, bilimsel kurullarımızın çalışmaları yol gösterici olmuştur. · Temel insan haklarından olan temiz hava soluma hakkından yola çıkarak hazırlanmış olan bu Kanun ve ilgili çalışmaların en büyük destekçisi sağlıklı bir ortamda yaşama ve çalışma hakkına sahip olan vatandaşlarımız olacaktır. Kanunla sağlanacak olan bu sigarasız alanlar, sigara içmeyenleri sigara dumanına maruz kalmanın zararlarından koruduğu gibi içenleri de bırakma yönünde cesaretlendirecektir. · Tütün ile ilgili atılan adımlarda ve tütün mücadelesi ile ilgili uzun süreçte, Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesinin kabulünden, Ulusal Tütün Kontrol Programı Eylem Planı’nın bizzat kamuoyuna duyurulması ve Tütün ile ilgili mevcut Kanun’un hayata geçmesindeki üstün katkıları dolayısıyla Başbakanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’a teşekkürlerimi sunarım. · Tütün Ürünlerinin Zaralarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun uygulamaya geçene kadar ve uygulama başladıktan sonra, birçok kişi kurum ve kuruluş bu konuda emek sahibidirler. Gerek kamu çalışanı gerek sivil toplum örgütü olarak emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunarım. Sigara içen içmeyen birçok vatandaşımız kapalı alanlarda tütün ürünlerinin tüketilmesinin önlenmesine yönelik çabalarımıza yoğun destek vermektedirler. Vatandaşlarımızın bu konudaki destek ve katkıları ile kanuna göstermiş oldukları yüksek uyum, kanunun başarılı olmasında birinci etkendir. · Diğer taraftan basınımız konuya yüksek bir hassasiyetle yaklaşmıştır. Hem Kanun’un kamuoyuna tanıtılması ve toplumsal hassasiyet oluşturulması hem de uygulanması yönünde desteklerini esirgemeyen basınımıza ve onun fedakâr çalışanlarına teşekkür etmeyi de bir vazife sayıyorum. · Tüm milletimize sağlıklı, mutlu günler dilerken bir kez daha ‘havanı koru’ diye seslenmek istiyorum: HAVANIZI KORUYUN! SAĞLIKLI KALIN! MUTLU KALIN! HOŞÇAKALIN! </LI> </LI>
</LI> </LI> | |
| | | MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: Geri: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:57 pm | |
| SİGARANIN NEDEN OLDUĞU HASTALIKLAR
- Bağımlılık – Nikotin maddesinin bağımlılık yaratıcı özelliği eroininkine çok benzer.
- Sırt ve Bel Ağrısı – Sigara içmek, belle ilgili hastalıkların tedavisini engelleyen yegâne faktörlerden biridir. Bunun yanında normal insanlarda da zaman zaman şiddetli sırt ve bel ağrılarına yol açabilir. Bunun nedeni, sigara içen kişilerde vücudun, omurilikteki disklere çok zayıf miktarda oksijen göndermesidir.
- Prostat Kanseri – Sigara içmek bütün bu tarz kanser türlerinin %40’ının nedenidir.
- Göğüs Kanseri – Sigara içen kadınlar içmeyenlere göre %75 daha fazla göğüs kanserine yakalanma riski taşır.
- Rahim Kanseri – Sigara içen kadınlar içmeyenlere göre 4 kat daha fazla rahim kanserine yakalanma riski taşır.
- Çocukluk Solunum Problemleri — Annesi ya da babası sigara içen çocuklar 6 kat daha fazla solunum yolu hastalıklarıyla karşılaşma riski taşır. (Soğuk algınlığı, kulak iltihapları, bronşit, bademcik problemleri, astım ve de zatüre ‘ki bazen ölüme bile yol açar’)
- Şeker Hastalığı – Sigara içmek, vücudun insülün salgılama yeteneğini zamanla yok eder. Bu da şeker hastalığına yol açar.
- İlaca Karşı Bağışıklık - Sigara içenler belli bir ilacın etkili olması için çok daha büyük dozlarda o ilacı kullanmak zorunda kalır.
- Kulak Enfeksiyonları - Sigara içenlerin çocuklarının oititis hastalığına yakalanma riskleri vardır.
- Emphysema – Bu hastalığın yol açtığı ölümlerin %85’i sigara yüzünden olur. (ciğerlerdeki alveoller zamanla esnekliğini kaybeder. İlerleyen safhalarda, yoğun bir biçimde solunum zorluğu olur ve hasta solunum makinesine bağlanmak zorunda kalır.)
- Boğaz Kanseri – Boğaz kanseri vakalarının %80’ine sigara yol açar.
- Mide Kanseri – Sigara içenlerin mide veya bağırsak kanserine yakalanma riski içmeyenlere göre 2 kat daha fazladır.
- Kalp Hastalıkları – Sigara içenlerin kalp krizine yakalanma riski içmeyenlere göre 4 kat daha fazladır.
- Kısırlık – Çiftlerden sadece birinin sigara içmesi çocuk olmaması riskini 3 kat arttırır.
- Kangren – Akciğerler verimsizleştiği için, vücuda çok az oksijen yayılır. İnsan vücudu, bu çok az miktardaki oksijeni mecburen iç organlara dağıtmak zorunda kalır. Bundan dolayı kalbe en uzak kısımlar olan parmak uçlarından itibaren hücreler süratle zincirleme olarak ölür. Çoğu zaman kollar ya da bacaklar kesilebilir.
- Karaciğer Kanseri – Karaciğer kanseri vakalarının % 80’i sigara yüzünden olur.
- Gırtlak Kanseri - Günde 25 tane sigara içiyorsanız 30 kat daha fazla gırtlak kanserine yakalanma riski taşırsınız. Bu da ilk başlarda konuşma zorluğu ilerleyen safhalarda tamamen konuşamamaya sebebiyet verir.
- Erken Doğum ve Bebeğin Hafif Doğması - Günde sadece 5 tane sigara içen hamile bir kadının erken doğum yapması ya da oldukça küçük ve de sağlıksız bir bebek doğurma riski inanılmaz boyutlardadır.
- Ağız Kanseri – Ağız kanseri vakalarının tamamına sigara yol açar.
- Menopoz - Sigara içen kadınlarda beklenenden 5-10 yıl daha erken menopoz görülür. Bu da kemiklerin erkenden incelmesine ve de erimesine neden olur.
- Yemek Borusu Kanseri – Bu kanserden ölenlerin hemen hemen hepsi sigara içtikleri için ölmüşlerdir.
- Erken Yaşlanma - Düzenli bir şekilde sigara içilmesi, deri yapısını bozar, kırışıklıklara yol açar. Bunun yanında dişler sararır ve de kararır, tırnaklar sağlıksızlaşır.
- İyileşme Zorluğu – Sigara içenlerin yaraları çok daha zor kapanır. Bunun yanında ameliyat sonrası yaralarının iyileşmeme olasılıkları vardır.
- Diş Kaybı – Sigara içmek diş kayıplarında önemli bir fakt
| |
| | | MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: Geri: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:57 pm | |
| SİGARA HAKKINDAKİ GERÇEKLER Dünya sağlık örgütü istatistiklerine göre dünya ülkelerinin birçoğunda en çok rastlanan ve en çok ölüme yol açan nedenler arasında ilk sırayı akciğer kanseri alıyor. Son 40 yılda yüzde 250 oranında artış gösteren akciğer kanserine sadece ABD'de her yıl 160 bin kişi yakalanıyor. Türkiye'de ise her yıl 30-40 bin kişide akciğer kanseri görülüyor. Bir başka araştırmaya göre akciğer kanserinin yüzde 85'i, kronik bronşit'in yüzde 75'i, kalp hastalıklarının yüzde 25'i sigaradan kaynaklanıyor. Uzmanlar, 100 bin kişilik nüfusta hiç sigara içmeyenlerin akciğer kanserine yakalanma oranının yüzde 0.1-0.2, günde bir paket içenlerde yüzde 44, 1-2 paket içenlerde 58, günde 2 paket ya da daha fazla içenlerde 72 olduğuna dikkat çekiyor.Marmara Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (MARÇEV) ile Sigara ve Diğer Alışkanlık Yapıcı Kimyasallar Etkileşim Birimi ve Dünya Sağlık Teşkilatı kaynaklarından alınan bilgilere göre tütün ve sağlık konusunda bilinmesi gereken gerçekler şöyle sıralanıyor.1.Tütünde sağlığa zararlı hangi maddeler bulunuyor? En iyi bilinen ve en tehlikelileri karbon monoksit, nikotin ve katrandır. 2.Bu maddeler nasıl öldürücü etki yapar? Karbon monoksit: Arabaların egzoz gazının aynısıdır. Kanın oksijen taşıma yeteneğini azaltır. Nikotin:Kokain ve Morfin kadar bağımlılık yapar. Kan basıncını (tansiyon) ve kalp hızını arttırır. Karbon monoksit ile birlikte koroner arter hastalığı ve beyin damar hastalığına yol açar. Katran: Kanserojen (kanser yapıcı) olup akciğer kanseri, amfizem ve kronik bronşit yapar. 3.Düşük katran ve nikotin içeren sigaralar az mı zararlıdır? Hayır. Kanda azalan miktarları telafi etmek için alışkanlığı olanlar daha fazla içer ve daha çok içine çeker. 4.Filtreli sigaralar zararsız mıdır? Hayır. Filtre karbon monoksit ve diğer zehirli gazları temizlemez. Filtreli sigara içicisi yine de kalp hastalıkları ve inmeye (felç) yakalanabilir. 5.Sigara neden kadınlara daha zararlıdır? Menopoz 5-10 yıl daha erken olur. Doğum kontrol hapı kullanan kadınlar arasında sigara içenlerin, içmeyenlere göre kalp krizi geçirme şansı 10 kat fazladır. 6.Dünyada sigara tüketimi ne kadardır? Gelişmiş ülkelerde 15 yaşın üzerinde sigara içenlerin günde ortalama 7-10 sigara içtiği saptanmıştır. | |
| | | MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: Geri: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:57 pm | |
| | |
| | | MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: Geri: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:58 pm | |
| Dünya Sağlık Örgütü'nden elektronik sigara uyarısı geldi CENEVRE (A.A) Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), elektronik sigaraların güvenilir ya da sigara alışkanlığını bırakmaya yardımcı olduğuna dair kanıt bulunmadığını bildirdi.DSÖ yetkilisi Douglas Bettcher, ilk olarak Çin’de üretilen, özellikle internet üzerinden satılan bu ürünle ilgili zehirli madde testi ve klinik deneyler yapılmadığını vurgulayarak, elektronik sigaranın güvenli ya da sigarayı bıraktırma özelliği olduğuna dair bilimsel hiçbir kanıt bulunmadığını belirtti.Elektronik sigaranın, nikotin bağımlılığından kurtulmak için önerilen nikotin sakızı ya da nikotin bantları gibi onaylı bir ürün olmadığı kaydedildi.DSÖ üyesi 193 ülkenin sağlık yetkilileriyle, elektronik sigaralarla ilgili "düzmece ve yanlış iddialar" konusunda temasta olduklarını söyleyen Bettcher, Türkiye’nin halihazırda bu ürünleri yasakladığını da hatırlattı | |
| | | MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: Geri: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:58 pm | |
| İşte "zıkkımın" tarihçesi: Sigaranın tarihçesi Sigaranın, Avrupalı kâşiflerin Kuzey Amerika’ya gidip, oranın yerli halkıyla barış çubuğu tüttürmesine kadar uzanan çok eski bir tarihçesi var. NTV - Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sigara kullanımının yılda 5 milyon insanın ölümüne yol açtığını, bu sayının önümüzdeki 20 yıl içerisinde iki katına çıkmasının beklendiğini kaydetti. WHO’nun tahminlerine göre, bugün tüm dünyada 1,3 milyar civarında olan sigara kullanıcılarının sayısı 2025 yılında 1,7 milyarı bulacak. 19. YÜZYILDAN ÖNCE TÜTÜN KULLANIMI 1492’den önce: Amerika kıtasının yerlileri tedavi ve dini amaçlarla tütün üretimi yapıyorlardı. 1492: Kristof Kolomb Amerika’yı keşfetti. Avrupa’ya döndüğünde yanında bu kıtada daha önce hiç görülmemiş olan tütün tohumları ve yaprakları vardı. Kolomb’un mürettebatından Rodrigo Jerez tütün içerken görüldü ve şeytan tarafından ele geçirildiği iddia edilerek hapis cezasına çarptırıldı. 1535: Montreal Adasına ulaşan Jacques Cartier oradaki yerli halkın kendisine tütün sunmasından sonra günlüğüne “vücutlarını, ağızları ve burunları sanki birer bacaymışlar gibi tütene kadar, dumanla dolduruyorlar”, “biz de onları taklit ettik, ancak duman biber gibi acıydı ve ağzımızı yaktı” diye yazmıştı. 1556: Fransa ilk defa tütünle tanıştı ve Jean Nicot kısa zamanda tütün içmeyi popüler hale getirdi (19. Yüzyıl bilim adamları “nikotin” olarak tanınan kimyasal maddeye onun adını verdiler). 1565 yılına gelindiğinde; tüm Avrupa’ya yayılan tütün alışkanlığı, ünlü İngiliz aristokratı ve şairi Sir Walter Raleigh’nin tütün içmeye başlamasıyla, İngiltere’ye de girdi. 1610: Japonya’da tütün üretimi ve içimi yasaklandı. 1612: Amerika’da Virginia’da ilk defa ticari tütün ekimi yapıldı ve başarıya ulaştı. Amerikalı tütün ekicisi John Rolfe daha sonra ünlü Kızılderili kızı Pocahontas’la evlendi. On yıl içinde, tütün Virginia eyaletinin en önemli ihraç maddesi haline geldi. Tütün ekimi için köle iş gücü kullanılmaya başlandı. 1618: Virginia 20.000 libre tütün üretti. 1622: Virginia, bir Kızılderili saldırısında kolonisinin üçte birini kaybetmesine rağmen 60.000 libre tütün üretti. 1627: Virginia, 500.000 libre tütün üretti. 1629: Virginia tütün üretimini üç katına çıkararak 1.500.000 libre tütün üretti. 1634: Maryland kuruldu. Maryland’de de tütün üretimine başlandı. Rus Çarı tütün içimini tüm Rusya’da yasakladı. Tütün içerken yakalananların ceza olarak burnu kesiliyor, suçun tekrarı halinde ölüme mahkum ediliyorlardı. 1660: Tütün üreticisi olan Virginia ve Marland kolonilerinde kölelik başladı. Sayıları azalan beyaz uşaklar yerini kölelere bıraktı. Köle fiyatları tütün fiyatlarına göre belirlenmeye başlandı. 1676: New France Kolonisinde sokakta tütün içmek ve tütün taşımak yasaklandı. Bir süre için, perakende satışta yasaklandı ancak halkın kendileri için tütün yetiştirmeye başlamasıyla, Kanada’nın tütün endüstrisi düşüş gösterdi. 1732: Virginia’nın en zengin tütün üreticisi Robert King öldü. Öldüğünde 300.000 dönüm arazisi ve 700 kölesi vardı. 1739: Fransa, Kanada’dan tütün ithal etmeye başladı. 1761: İngiliz doktor John Hill, “Cautions Against the Immodetrate Use of Snuff” (Aşırı Enfiye Kullanımına Dikkat) isimli ve tarihte bilinen ilk tütün-kanser araştırması olan raporunu yayınladı. 1775: Virginia ve Maryland’in tütün üretimi 100 milyon libreye ulaştı. 19. Yüzyıl 1800: ABD’nin köle nüfusunun yarısından fazlası Virginia ve Maryland’deydi. Bu iki eyaletteki toplam zenci köle sayısı 395.000’di. 1800’lerin başı: Puro tüketimi, enfiye tüketimiyle rekabet etmeye başladı. Tütün çiğneme ve pipo kullanımı ortaya çıktı. 1854: 1856 yılında sona eren Kırım Savaşı başladı. İngiliz ve Fransız askerleri Türk tütünüyle tanışıp, onu Avrupa’ya götürdüler. 1878: Kanada’nın Ontorio bölgesinin rahibi Albert Sims “The Sin of Tobacco Smoking and Chewing Together With an Effective Cure for These Habbits” (Tütün İçme ve Çiğneme Günahı ve Bu Alışkanlıkları Bırakmak İçin Etkili Tedavi) isimli kitabını yayınladı. 1881: ABD’de, John Bonsack ilk sigara yapan makinenin patentini aldı. Böylece ABD, günde 120.000 sigara üretmeye başladı. Bir makine 48 kişinin yaptığı işi yapıyordu. Üretim maliyeti düştü ve güvenli kibritin de icadıyla, sigara tüketimi bir anda patladı. 1889: Saint John Hastanesi sigaranın zararlarını ve gırtlak kanserine neden olduğunu anlatan bir kitap yayınladı. 1891: Kanada’nın British Colombia eyaletinde, 15 yaşından küçüklerin tütün içmesi yasaklandı. 1895: Sadece Kanada’da 66 milyon adet sigara satıldı. 20. YÜZYIL 1903: Kanada, İngiltere ve Amerika’da sigaranın zararları ciddi bir şekilde ele alınmaya başlandı, Kanada’da sigaranın yasaklanması için meclise kanun tasarısı verildi. 1914: Birinci Dünya Savaşının başlamasıyla, sigarayı yasaklama hareketi sekteye uğradı hatta tüm dünyada, cephedeki askerlere tütün yollama kampanyaları başladı. 1920’ler: Tüm dünyada sigara kullanımı hat safhaya ulaştı, bir yılda tüketilen sigara sayısı milyarları buldu. 1930: Almanya’nın Köln Üniversite’si bilim adamları sigara ve kanser arasındaki ilişkiyi istatistiksel olarak ortaya çıkardı. 1934: İlk mentollü sigara üretildi. 1938: John Hopkins Üniversitesi doktorlarından Raymond Pearl sigara içenlerin, sigara içmeyenlere oranla daha genç yaşta öldüklerini belirtti. 1939: Almanya Polonya’yı işgal etti ve İkinci Dünya Savaşı başladı. Cephedeki askerlere sigara taşınmaya başlandı. Bu sırada Alman bilim adamları sigara ve kanser arasındaki ilişkiyi daha derinlemesine inceleyen yeni bir istatistiksel rapor yayınladı. 1943: Dünya yetişkin nüfusunun yaklaşık %60-%80’nin sigara içiyordu. 1944: Amerikan Kanser Derneği, sigaranın sağlığa zararlı olabileceğini belirtti. Akciğer kanseri ve sigara arasındaki ilişkinin henüz kesinlik kazanmadığını ama gene de dikkatli olunması gerektiği hakkında halkı uyardı. 1947: Kanadalı doktor Norman Delarue akciğer kanseri hastalarının % 90’ının sigara tiryakisi olduğunu gösteren bir araştırma yayınladı. BUGÜN Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sigara kullanımının yılda 5 milyon insanın ölümüne yol açtığını, bu sayının önümüzdeki 20 yıl içerisinde iki katına çıkmasının beklendiğini kaydetti. WHO’nun tahminlerine göre, bugün tüm dünyada 1,3 milyar civarında olan sigara kullanıcılarının sayısı 2025 yılında 1,7 milyarı bulacak. Sigara yüzünden dünyada her 6,5 saniyede bir kişi ölüyor ve sigaranın dünya ekonomisine yılda yaklaşık 200 milyar dolarlık zarar veriyor. 17 milyon kişinin sigara kullanıcısı olduğu tahmin edilen Türkiye’de de yıllık sigara harcaması 6.5 milyar dolara ulaştı. Bilimsel çalışma sonuçlarına göre ise dünyada her yıl 5 milyon kişi sigara nedeniyle yaşamını kaybederken, Türkiye’de bu rakam 100 binle ifade ediliyor. 3 milyon KOAH (Kronik Obstriktif Akciğer Hastalığı), 4 milyon da astımlı bulunan Türkiye’de, yılda ortalama 50 bin yeni akciğer kanseri tanısı konuluyor. | |
| | | MAMİ Vip Özel Üye
Mesaj Sayısı : 266 Yaş : 51 İş/Hobiler : av,balık,hız,motor,define Nerden : MANİSA Kayıt tarihi : 26/03/10 başarı sistemi : 3
| Konu: Geri: SİGARA Paz Mart 28, 2010 7:59 pm | |
| İşte "zıkkımın" tarihçesi: Sigaranın tarihçesi Sigaranın, Avrupalı kâşiflerin Kuzey Amerika’ya gidip, oranın yerli halkıyla barış çubuğu tüttürmesine kadar uzanan çok eski bir tarihçesi var. NTV - Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sigara kullanımının yılda 5 milyon insanın ölümüne yol açtığını, bu sayının önümüzdeki 20 yıl içerisinde iki katına çıkmasının beklendiğini kaydetti. WHO’nun tahminlerine göre, bugün tüm dünyada 1,3 milyar civarında olan sigara kullanıcılarının sayısı 2025 yılında 1,7 milyarı bulacak. 19. YÜZYILDAN ÖNCE TÜTÜN KULLANIMI 1492’den önce: Amerika kıtasının yerlileri tedavi ve dini amaçlarla tütün üretimi yapıyorlardı. 1492: Kristof Kolomb Amerika’yı keşfetti. Avrupa’ya döndüğünde yanında bu kıtada daha önce hiç görülmemiş olan tütün tohumları ve yaprakları vardı. Kolomb’un mürettebatından Rodrigo Jerez tütün içerken görüldü ve şeytan tarafından ele geçirildiği iddia edilerek hapis cezasına çarptırıldı. 1535: Montreal Adasına ulaşan Jacques Cartier oradaki yerli halkın kendisine tütün sunmasından sonra günlüğüne “vücutlarını, ağızları ve burunları sanki birer bacaymışlar gibi tütene kadar, dumanla dolduruyorlar”, “biz de onları taklit ettik, ancak duman biber gibi acıydı ve ağzımızı yaktı” diye yazmıştı. 1556: Fransa ilk defa tütünle tanıştı ve Jean Nicot kısa zamanda tütün içmeyi popüler hale getirdi (19. Yüzyıl bilim adamları “nikotin” olarak tanınan kimyasal maddeye onun adını verdiler). 1565 yılına gelindiğinde; tüm Avrupa’ya yayılan tütün alışkanlığı, ünlü İngiliz aristokratı ve şairi Sir Walter Raleigh’nin tütün içmeye başlamasıyla, İngiltere’ye de girdi. 1610: Japonya’da tütün üretimi ve içimi yasaklandı. 1612: Amerika’da Virginia’da ilk defa ticari tütün ekimi yapıldı ve başarıya ulaştı. Amerikalı tütün ekicisi John Rolfe daha sonra ünlü Kızılderili kızı Pocahontas’la evlendi. On yıl içinde, tütün Virginia eyaletinin en önemli ihraç maddesi haline geldi. Tütün ekimi için köle iş gücü kullanılmaya başlandı. 1618: Virginia 20.000 libre tütün üretti. 1622: Virginia, bir Kızılderili saldırısında kolonisinin üçte birini kaybetmesine rağmen 60.000 libre tütün üretti. 1627: Virginia, 500.000 libre tütün üretti. 1629: Virginia tütün üretimini üç katına çıkararak 1.500.000 libre tütün üretti. 1634: Maryland kuruldu. Maryland’de de tütün üretimine başlandı. Rus Çarı tütün içimini tüm Rusya’da yasakladı. Tütün içerken yakalananların ceza olarak burnu kesiliyor, suçun tekrarı halinde ölüme mahkum ediliyorlardı. 1660: Tütün üreticisi olan Virginia ve Marland kolonilerinde kölelik başladı. Sayıları azalan beyaz uşaklar yerini kölelere bıraktı. Köle fiyatları tütün fiyatlarına göre belirlenmeye başlandı. 1676: New France Kolonisinde sokakta tütün içmek ve tütün taşımak yasaklandı. Bir süre için, perakende satışta yasaklandı ancak halkın kendileri için tütün yetiştirmeye başlamasıyla, Kanada’nın tütün endüstrisi düşüş gösterdi. 1732: Virginia’nın en zengin tütün üreticisi Robert King öldü. Öldüğünde 300.000 dönüm arazisi ve 700 kölesi vardı. 1739: Fransa, Kanada’dan tütün ithal etmeye başladı. 1761: İngiliz doktor John Hill, “Cautions Against the Immodetrate Use of Snuff” (Aşırı Enfiye Kullanımına Dikkat) isimli ve tarihte bilinen ilk tütün-kanser araştırması olan raporunu yayınladı. 1775: Virginia ve Maryland’in tütün üretimi 100 milyon libreye ulaştı. 19. Yüzyıl 1800: ABD’nin köle nüfusunun yarısından fazlası Virginia ve Maryland’deydi. Bu iki eyaletteki toplam zenci köle sayısı 395.000’di. 1800’lerin başı: Puro tüketimi, enfiye tüketimiyle rekabet etmeye başladı. Tütün çiğneme ve pipo kullanımı ortaya çıktı. 1854: 1856 yılında sona eren Kırım Savaşı başladı. İngiliz ve Fransız askerleri Türk tütünüyle tanışıp, onu Avrupa’ya götürdüler. 1878: Kanada’nın Ontorio bölgesinin rahibi Albert Sims “The Sin of Tobacco Smoking and Chewing Together With an Effective Cure for These Habbits” (Tütün İçme ve Çiğneme Günahı ve Bu Alışkanlıkları Bırakmak İçin Etkili Tedavi) isimli kitabını yayınladı. 1881: ABD’de, John Bonsack ilk sigara yapan makinenin patentini aldı. Böylece ABD, günde 120.000 sigara üretmeye başladı. Bir makine 48 kişinin yaptığı işi yapıyordu. Üretim maliyeti düştü ve güvenli kibritin de icadıyla, sigara tüketimi bir anda patladı. 1889: Saint John Hastanesi sigaranın zararlarını ve gırtlak kanserine neden olduğunu anlatan bir kitap yayınladı. 1891: Kanada’nın British Colombia eyaletinde, 15 yaşından küçüklerin tütün içmesi yasaklandı. 1895: Sadece Kanada’da 66 milyon adet sigara satıldı. 20. YÜZYIL 1903: Kanada, İngiltere ve Amerika’da sigaranın zararları ciddi bir şekilde ele alınmaya başlandı, Kanada’da sigaranın yasaklanması için meclise kanun tasarısı verildi. 1914: Birinci Dünya Savaşının başlamasıyla, sigarayı yasaklama hareketi sekteye uğradı hatta tüm dünyada, cephedeki askerlere tütün yollama kampanyaları başladı. 1920’ler: Tüm dünyada sigara kullanımı hat safhaya ulaştı, bir yılda tüketilen sigara sayısı milyarları buldu. 1930: Almanya’nın Köln Üniversite’si bilim adamları sigara ve kanser arasındaki ilişkiyi istatistiksel olarak ortaya çıkardı. 1934: İlk mentollü sigara üretildi. 1938: John Hopkins Üniversitesi doktorlarından Raymond Pearl sigara içenlerin, sigara içmeyenlere oranla daha genç yaşta öldüklerini belirtti. 1939: Almanya Polonya’yı işgal etti ve İkinci Dünya Savaşı başladı. Cephedeki askerlere sigara taşınmaya başlandı. Bu sırada Alman bilim adamları sigara ve kanser arasındaki ilişkiyi daha derinlemesine inceleyen yeni bir istatistiksel rapor yayınladı. 1943: Dünya yetişkin nüfusunun yaklaşık %60-%80’nin sigara içiyordu. 1944: Amerikan Kanser Derneği, sigaranın sağlığa zararlı olabileceğini belirtti. Akciğer kanseri ve sigara arasındaki ilişkinin henüz kesinlik kazanmadığını ama gene de dikkatli olunması gerektiği hakkında halkı uyardı. 1947: Kanadalı doktor Norman Delarue akciğer kanseri hastalarının % 90’ının sigara tiryakisi olduğunu gösteren bir araştırma yayınladı. BUGÜN Dünya Sağlık Örgütü (WHO) sigara kullanımının yılda 5 milyon insanın ölümüne yol açtığını, bu sayının önümüzdeki 20 yıl içerisinde iki katına çıkmasının beklendiğini kaydetti. WHO’nun tahminlerine göre, bugün tüm dünyada 1,3 milyar civarında olan sigara kullanıcılarının sayısı 2025 yılında 1,7 milyarı bulacak. Sigara yüzünden dünyada her 6,5 saniyede bir kişi ölüyor ve sigaranın dünya ekonomisine yılda yaklaşık 200 milyar dolarlık zarar veriyor. 17 milyon kişinin sigara kullanıcısı olduğu tahmin edilen Türkiye’de de yıllık sigara harcaması 6.5 milyar dolara ulaştı. Bilimsel çalışma sonuçlarına göre ise dünyada her yıl 5 milyon kişi sigara nedeniyle yaşamını kaybederken, Türkiye’de bu rakam 100 binle ifade ediliyor. 3 milyon KOAH (Kronik Obstriktif Akciğer Hastalığı), 4 milyon da astımlı bulunan Türkiye’de, yılda ortalama 50 bin yeni akciğer kanseri tanısı konuluyor. | |
| | | | SİGARA | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |